benim için hem bir vazife, hem de en büyük bir vicdanî hazdır».
Bu teşvik iledir ki yıllardan beri çalışmalarıma nihayet vermemiş ve bir takım malzeme bulmaya çalışmıştım. Bugün bu sahaya dair yeni yeni vesikalara da sahip bulunuyorum.
Bektaşî edebiyatını ve daha doğru bir tâbir ile Bâtınî zümreler edebiyatı mahsullerini bu eserimle asır asır ve kronolojik bir sıra takip ederek tesbit etmek imkânlarını da buldum. Yalnız bu eserde, gene Bektaşîliğin hususiyetlerini ve ne gibi tahavvüllere uğradığını belirtmedim. Bu mühim ciheti, ileride tab’ettirmek ümidinde bulunduğum Anadolu Tasavvuf Edebiyatı Tarihi adlı eserime bıraktım. Ve Anadolu’da yayılmış bulunan bütün tarikat edebiyatları hakkında ayrı ayrı kitaplar çıkarmağa karar verdim. Bugün sadece Bektaşîlere âit şiirleri neşre başlıyorum. Diğerleri bunu takip edecektir. Bütün bu örnekler toplu bir halde bulununca, muhtelif tarikatlerin edebî hususiyetleri de daha geniş bir ölçüde anlaşılmış olacaktır. Bu seride çıkacak olan kitaplarım, sırasıyla; Bektaşîler, Mevlevîler, Hurufîler, Zeynîler, Nakşbendîler, Kadiriler, Halvetîler, Bayramîler Gülşenîler, Celvetîler ve Sadîler’e ait bulunacaktır.
Evvelce neşrolunan Bektaşî şairleri’nde bir «Lûğatçe» mevcuttu. Bu kısmı da, muhtelif tarikatların antolojileri vücuda geldikten sonra müstakil bir cild hâlinde intişar sahasına koymayı daha uygun buldum.
Ben bu eseri bir ihtiyaca karşılık olur ümidiyle vücuda getirdim. Muvaffak olabildiysem ne mutlu!
I-X-1944
Sadeddin Nüzhet Ergun