Bu şahıslar 10 Eylül günü sabah sabah kaçtıkları halde Cemal Bey bu bilgileri ancak İlyas Bey müfrezesinin varışından ve İlyas Beyin raporundan sonra bildiriyor. Cemal Bey kaçakların İlyas Bey müfrezesinin Elazizden hareketlerini haber aldıklarını söylüyor. Halbuki telgrafhâne Cemal Beyin tarassudu altında idi.
Sonra, kaçakların Kürtleri toplayıp Malatyayı basacaklarının rivayet edildiğini de ilâve ediyor. Bu noktalar Suvari Alay Kumandanı hakkında şüphe ve tereddüdü celbetmekten hâli değildir.
Bilahara alınan bilgilerden anlaşıldı ki Ali Galib ve arkadaşları 9 Eylül akşamı haber almışlardır. Ali Galib geceyi uykusuz hükûmet dairesinde geçirmiştir. 40 Eylülde maiyetlerinde birkaç jandarma ve silâhlı Kürt olduğu halde, hükûmet dairesinde toplanıyorlar, sandık emininin odasına giriyorlar, sandığı açıyorlar, beraber almak üzere altı bin lira sayıp bir kenara koyuyorlar ve sandığa koyulmak üzere de şu senedi yazıyorlar :
«Mustafa Kemal Paşa ve avanesinin tenkili masrafına karşılık olmak üzere, bu husustaki emre göre, altı bin lira alınmıştır.
10 EYLÜL 1919
HALİL RAMİ ALİ GALİB
İlyas Bey müfrezesinin Malatyaya yaklaşmakta olduğu anlaşıldığı bir sırada Suvari Alay Kumandanı zâbitlere, mutasarrıfın evini, hedef gösteriyor. Mutasarrıfın evini sarıyorlar ve telefon tellerini kesiyorlar ve evi basıyorlar. Bu ameliyenin başladığını hisseden Halil Beyin ailesi, hükÛmet dairesine haber veriyor. Hükûmette para almakla meşgul olan vâli, Mutasarrıf ve refikleri vaziyetten haberdâr olur olmaz korku ve telâş ile her şeyi unutup ayırdıkları parayı