mayacağı bahis mevzuu değildir. O şimdilik vaziyeti anlamış ve vazifeyi kabul etmiş oluyor. Verdiği cevapta, Elaziz vilâyeti dahilinde aşiret alavı olmadığından, başka yerdekilerin de seferber halde olmadığından, seferberlikleri ise vakte muhtaç olduğundan bahsediyor. Rütbe meselesinin müteakiben hallolunmasına razıdır. 300 Lira zamla da iktifa ediyor. Fakat istifa halinde geçen sekiz buçuk senesi kıdemine zamolunmazsa, askeri hizmet kabul edememekte ısrar ediyor. Zanıolunursa yeni vazifesine gitmek üzere hemen Elazize hareket edeceğini yazıyor, hatta yüz kadar atlı tedariki için şimdiden iktiza edenleri telgraf makinesi başına davet edebileceğini de ilâve ediyor. Fakat kıdem zammı şarttır. Dediklerini kabul ettirmek için Dahiliye Nazırının ağzına —aynen şu ifadelerle—- bir parmak bal çalıyor:
«Mesele o kadar müşkil değil. İnşaallah başarı kolaylıkla elde edilir. Bu havalide tanıdığım nizamiye ve jandarma ile aşiretlerden yüz atlı maksada kâfidir.»
Ancak Ali Galip Nazırdan bir haftalık bir mühlet istiyor Çünki askeri elbisesi yoktur, atı da aksaktır. “Bunları tedarik ve tebdil lâzımdır.
Gözönünde bulunan vesika kopyeleri arasında, klişesi alınmış bir vesika vardır ki, bu defa aslile mukayesesine imkân elverdiğinden dolayı mâna ve mahiyeti anlaşılmıştır. Filhakika bu fotoğrafın aslı dibinde kurşun kalemile —yazılmıştır- kelimesinden sonra kâğıdın epeyce aşağılarına doğru keza kurşun kalemile atılmış «30 Ağustos 35» tarihi vardır. Yukarıdaki tahminimize de uy-