Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/71

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

— Ay, sen çingene değil misin?

— Kim demiş onu zatınıza? Bir keret iyi baksana bana, var mı bende çingeneye benzeyen hal?...

— Etem, saçmalama!...

— Ne saçması? Şunu bilesin ki ben şinci bu görünüşte çingeneyim, amma velâkin anadan doğma, süt besüt çingene oğlu çingene değilim?...

— Ya!... demek sonradan olma çingenesin!...

— Hay yaşayasın ferasetinle beyzadem! Sonradan olmayım ya!

Bu gece yolculuğunda biz Etem'le o kadar koyu bir kaynatmaya (muhabbete) dalmıştık ki, Topçular'daki çadırların yanına yaklaştığımızın bile farkında olmamıştık. Bereket versin, birdenbire kulaklarımızı tırmalayan kalınlı inceli köpek sesleri bizi dalgınlıktan kurtardı. Köpekler acı acı havlamaya başlayınca Etem,

— Oh şükür -dedi-, gelmişiz çadırlara...

— Öyle ise gene görüşmek üzere bana müsaade Etem!

— Estayafurullah (o (estağfurullah) misaade sizin... isterseniz oturun, eğer uyumamışsa bizimkiler birer kahvecik te burada içelim!

— Yok artık, başka zaman içeriz. Vakit geçtir, Allahaısmarladık, geceniz hayır olsun!

— Hayda gelesin hayıra karşı; çıkmayasın bayıra karşı... Başka avşam te şu çayıra karşı gene koyuluruz tatlıca bir muhabbete!

Ben, çadırın arkasından bizim eve doğru kıvrılan böğürtlenli patikaya dönerken, Tepebaşı bah-

73