Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/184

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

zemberekleri çok bozuk olanlar, babalı araplar gibi birtakım marazi haller geçiriyorlardı!...

Böylelikle saatler geçiyor, kavga da biteceği yerde uzuyor; ortada karşılıklı savrulacak sövmeler, saymalar, küfürler, günahlar kalmayınca bunlar, yeni baştan daha kuvvetli, daha koyu, daha şiddetli olarak tekrarlanıyor; hele kavgacıların içlerindeki sinir zemberekleri çok bozulan kadınlar, baştan ayağa kadar bütün vücut uzuvlarını mıncıklayarak kan ve ter içinde yerlere yatıp kendi kendilerine tepiniyor; tıpkı her yıl mayısın on dokuzuncu günü Çobançeşmesi'nde «Araplar düğünü» diye bir âyin yapan babalı araplar gibi birtakım yarı marazî haller geçiriyorlardı!...

Bu itibarla çingene kavgalarını bilhassa bizim ruh ve sinir doktorlarımız mutlaka gidip birer kere olsun görmelidirler. Ruh ve sinir hastalıkları içinde «Çingene kavgası hastalığı diye bir hastalık adı yok... Fakat, ben öyle sanıyorum ki, çingene kavgaları başlı başına birer o hastalık olmakla beraber bunlar, bildiğimiz herhangi bir ruh veya sinir hastalığının çingene kadınlarında çok fazla yer etmiş ve inkişaf bulmuş, çok mühim ve ruh doktorluğu için çok enteresan ve oldukça orijinal birer tezahürüdür.

Fakat, ne dersiniz; o gün sabahleyin, erkenden başlayan o pek şatafatlı ve dört başı mamur kavga öğle vakti biraz yemek paydosu verilip öğleden sonra aynı tertiple tekrar başlayarak akşam erkekler evlerine dönünceye kadar sürdüğü ve akşam geç vakit, gerek kendi erkeklerinin, gerek mahalle imam, muhtar, bekçisi ile, polislerin müdahalesi üzerine güç yatıştırıldığı halde her iki taraftan da hiç bir kimse, değil bir hafif tokat, bir minicik fiske bile yemedi. Kavga, akşam eza-

186