Sayfa:Çingeneler - Bilgi Yayınevi 1972.pdf/13

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa istinsah edilmiş

— Kim dersin bakmış senin niyetine?

Alay için,

— Kaynanam bakmış!

— Kaynanan mı, sen daha çocuk sayılırsın, hiç olur mu senin kaynanan?

— Olmuş işte!...

— Öyleyse hay o kaynananın başına kaynar sular yağsın! Niçin ya dememişler.:

Kaynana kaynana.
Kalk gelin oynana
Oynaması senden,
Çalması benden
Hülürük yavrum hülürük
Avşama kalmaz gelürük!

— Oldu olacak, bunu makamla söyle de bari biraz eğlenelim!

Kuruşu eline dayayınca beriki ellerini çırparak başladı kaynana türküsünü makamla söylemeğe!... Tabii buna etrafındaki şoparlar da karışınca iş büyüdü ve bir iki dakikanın içinde etrafımız panayır yerine döndü...

Yalnız oradaki çingene çocukları ve karıları değil, civarda akşam keyfi yapan birçok başka kadınlarla çocuklar da başımıza üşüştüler... Hatta biraz ilerideki incirlerin gölgesinde kucağındaki çocuğu elleriyle sallayıp ona: «Kış... kış... kış!...» yaparak yanımıza sokuldu.... Arkadaş, artık işin tam kıvamına geldiğini anlamıştı. Cebinden armoniği çıkarıp dudaklarına yanaştırdı; çingenelerin şaşkınca bakışları arasında bir gece önce çadırın kenarında dinlediğimiz o ezgin, baygın nağmeyi tutturdu... Ön-

 
15