Sayfa:Kürk Mantolu Madonna.djvu/151

Vikikaynak, özgür kütüphane
Bu sayfa doğrulanmış
151
Kürk Mantolu Madonna

zannetmek, bunun devamına ümit bağlamak suretiyle nekadar yanıldığımı gayet iyi anlıyordum. Bir taraftan da bu hakikati hâlâ kabul etmemek için çırpınıyordum. Bu­nun böyle olmaması lâzımdı. Herhangi bir yerde doğmuş ve herhangi bir adamın oğlu bulunmuş olmak bu kadar mühim değildi. Asıl mühim olan, iki insanın birbirini bul­ması, bu derece güç olan şu dünyada, bu nadir saadete er­mekti. Öte hep teferruattı. Bunların kendiliğinden düzelmesi, asıl büyük noktaya, birbirimizi bulmuş olmak hakikatine uyması lâzımdı.

Fakat böyle olmıyacağını da gayet iyi biliyordum. Ha­yatımızın, birtakım ehemmiyetsiz teferruatın oyuncağı olduğunu, çünkü asıl hayatın teferruattan ibaret bulundu­ğunu görüyordum. Bizim mantığımızla hayatın mantığı asla birbirine uymuyordu. Bir kadın, trenin penceresin­den dışarı bakabilir, bu sırada gözüne bir kömür parçası kaçar, o ehemmiyet vermeden bunu oğuşturur ve bu mi­nimini hâdise dünyanın en güzel gözlerinden birini kör edebilirdi. Yahut bir kiremit, hafif bir rüzgârla yerinden oynıyarak, devrin gıpta ettiği bir kafayı parçalıyabilirdi. Göz mü mühim, kömür parçası mı? Kiremit mi mühim, kafa mı? diye düşünmek nasıl aklımıza gelmiyorsa, ve bü­tün bunları nasıl hiç mütalea yürütmeden kabule mecbur­sak, hayatın daha başka türlü birçok cilvelerine de ayni tevekkülle katlanmağa mecburduk.

Acaba hakikaten böyle miydi? Dünyada önüne geçilemiyecek hâdiseler vardı ve biz bunların sebep ve mantıklarını anlıyamıyorduk, bu doğruydu; fakat bazı mantık­sızlıklar ve yolsuzluklar vardı ki, gûya tabiattan örnek alınarak yapıldığı halde, yapılmaması pek mümkündü. Me­selâ, beni Havrana bağlıyan şeyler neydi? Üç beş zeytin­lik, birkaç sabunhane, kendilerini tanımayı asla merak etmediğim birkaç akraba... Halbuki buraya bütün hayatımla, bütün yaşıyan taraflarımla merbuttum. Şu halde neden burada kalamıyordum? Gayet basit: Havranda işler yü-